Eylül Aşkın İle’nin bu bölümünde Eylül Aşkın, ünlü dokuma sanatçısı, tekstil ve moda tasarımcısı Fırat Neziroğlu’nun Yıldız’daki atölyesine konuk oluyor.
“Bana sorsaydınız tarih öğretmeni olurdum.”
Eylül Aşkın’ın “Kumaş ile olan bağınızı, sanata olan tutkunuzu nasıl keşfettiniz?” Sorusuna “Kendiliğinden oldu.” yanıtını veren Neziroğlu, bugünlere nasıl geldiğinin hikayesini anlatmaya “Babam futbolcu, kız kardeşim ritmik jimnastikçi, ben de çok uzun zaman dans ettim babam istediği için. Annem istediği için de üniversitede güzel sanatlar fakültesi sınavına girdim. Bana sorsaydınız tarih öğretmeni olurdum.” Sözleriyle başladı.
10 yıl Suhandan Özay Demirkan’ın asistanlığını yaptı!
Dansta da tekstil alanında da çok şanslı olduğunu, çok iyi hocalarla çalıştığını ifade eden Fırat Neziroğlu, dans alanında uzun yıllar Suna Eden Şenel ile çalıştıktan sonra tekstil alanında da Türkiye’ye lif sanatı terimini akademik olarak getiren, tekstilin önemli isimlerinden Sunandan Özay Demirkan’ın on yıl boyunca asistanlığını yaptı. “Onun büyüklüğü şurada: Bana kendi gibi değil, kendim gibi dokumayı öğretti.” Sözleriyle yakın zamanda kaybettiğimiz öğretmenini anan Fırat Neziroğlu, “Birlikte dokurduk ama hiç birbirimize benzemezdik. Bu çok kıymetli bir şey bence.” dedi.
“Anadolu’nun yeniden kalkınması kadınlarla olacak.”
“Beşik sallayan dünyayı sallar. Bence tekrar Anadolu’nun kalkınması kadınlarla olacak zaten, net.” Diyen Fırat Neziroğlu, Anadolu Tekstil Ağı’nın ortaya çıkış hikayesini “Bizim şehirlerimizde değil, mahallelerimizde bile başka teknikler var. Ben de kafayı buna taktım ve gezerek şehirlerin tamamını bitirdim. Ondan sonra da bu sene mahalleleri gezmeye başladım. O kadar çok üreten kadın var ki bu kadınların benden bağımsız birbirlerinden haberdar olmasını istedim.” cümleleriyle anlattı.
“Bu iş büyük kalelerde, kulelerde yaşayınca olmuyor, sokakta gezince oluyor.”
Yurt içinde ve yurt dışında üstün başarılara imza atan sanatçı, Kraliçe Elizabeth’in de içlerinde bulunduğu dünya çapında bir çok kraliyet ailesine özel tasarımlar yaptı. Mütevazılığıyla ve samimiyetiyle Eylül Aşkın’ın dikkatini çeken Fırat Neziroğlu, Eylül Aşkın’ın “Acaba bunun da başarınıza katkısı olmuş olabilir mi?” sorusuna. “Sanat demek hayat demek. Hayat demek insan demek. Ben insanlarla, hayatla bir arada olmadıktan sonra neyi, nasıl anlayabilirim ki. Bence bugün temel sorunlarımızdan biri sürekli bir şeyin şeklinden, sayısından, büyüklüğünden bahsediyor olmamız. Bir şeyin şekli hiç önemli değil, manası önemli.” sözleriyle cevap verdi.
Anadolu’yu Anlatacağı Bir Defile ile Geliyor.
“Anadolu Tekstil Ağı’nın haritası üzerinde yeri olan, bir gömlek istediğinizde alabileceğiniz noktaları belirleyen bir defile yapacağım.” diyen Fırat Neziroğlu, defilenin yakın zamanda gerçekleşeceğini ifade ederken, sokak hayvanlarından ilham aldığı tasarımlarını ise Contemporary İstanbul’da sergileyeceğini duyurdu.